Peter Pan Masalı

Bir varmış bir yokmuş.
Bir zamanlar bir ülkede Darling ailesi adında bir aile yaşıyormuş.
Büyük kızları Wendy, oğulları John ve Michael’mış.
Bir gece bu üç kardeşin anne ve babası gezmeye gitmiş.
Evde yanlız kalan çocuklar birlikte oyunlar oynayıp, güzel vakit geçirmişler.
Yorgun düşüp uykuları gelince, ablaları Wendy,onlara Peter Pan’ın masalını anlatmaya başlamış.
Bir varmış bir yokmuş.
Çok uzaklarda, gizli bir ülkede, Peter Pan isimli bir çocuk yaşarmış.
Böylece hepsi uykuya dalmış.
Gecenin ilerleyen saatlerinde Wendy,pencereden duyduğu bir tıkırtıyla uyanmış.
Bir de ne görsün? Karşısında bir çocuk ve uçan bir peri kızı varmış.
Pervazda oturmuş ona gülüyorlarmış.
Ihıhıhı hıhıhı,İyi geceler! Benim adım Peter Pan, kardeşlerine anlattığın hikayenin kahramanıyım.
Bazı eksiklerin olsa da çok güzel bir masaldı.
Ben de Tinker Bell! Ama bana çıngırak da diyebilirsin.
Hangisini istersen kullanabilirsin
Gördüğün gibi, küçücük bir peri kızıyım.
Vay be! Demek ki gerçeksiniz! Çok memnun oldum.
Tabii ki gerçeğiz.
Ama gizli ülkede yaşıyoruz.
Biz peter pan ile çok yakın arkadaşız.
Birbirimizi uzun yıllardır tanıyoruz.
Bir fikrim var! Peter Pan! Çocukları da alalım, birlikte ülkemize dönelim ne dersin.
Ah ne harika bir macera olur! Maceralara bayılırım! Ama siz uçabiliyorsunuz ve biz.
Ihhhh yani kardeşlerim ve benim kanatlarımız yok ve uçamıyoruz.
Hıhıhıhı hıhıh, Orasını merak etme.
Size azıcık peri tozumdan serpersem,siz de bizim gibi uçabilirsiniz! Ihıhıh ıhıh,Bu macerayı kesinlikle yaşamak isteyen Wendy, hemen kardeşlerini uyandırmış.
Karşısında Peter Pan’ı gören John,ve Michael çok şaşkınlarmış.
Evet ben de ilk gördüğüm de çok şaşırdım çocuklar, ama size az önce masalını anlattığım Peter Pan,ve Tinker Bell gerçekmiş,ve bizi gizli ülkelerine çağırıyorlar.
Ne?? Gizli ülke mi? Nerde gizli? Nasıl gidilir ki oraya? Mutlaka gitmeliyiz! Gidelim abla lütfen!! Ne olur?! Hadi gidelim! Wendy sevinçle kabul etmiş.
Tinker Bell peri tozunu üzerlerine serper serpmez,bizimkiler birden havalanmış.
Şaşkınlık içerisinde, hep birlikte penceren çıkıp uçmaya başlamışlar.
Vuuhuuu! Süper! Ahahha hahaahhaa,Baksana John, uçuyoruz! Hadi oyalanmayın, yolumuz uzun! Çok uzun bir yolculuk yaparak gizli ülkeye varmışlar.
Orada vahşi hayvanlar, Kızılderililer, periler ve kaybolmuş çocuklar yaşıyormuş.
Ama bir de çok tehlikeli olan korsanlar varmış.
Korsanların başı Kaptan Kanca Kol’muş.
Kaptan Kanca Kol, Peter Pan’ın en büyük düşmanıymış.
Bu düşmanlığın sebebi çok eskilere dayanıyormuş.
Kaptan Kanca Kol, bir gün Kızılderililerin prensesini kaçırıp,gemisinde esir almış.
Haaa?! Peter Pan da prensesi kurtarıp koruyabilmek için,Kaptan Kanca Kol’la dövüşmüş.
Bir elini kılıç ile kesmiş ve eli denize düşmüş.
Onu da bir timsah yutmuş, hem de cep saati ile birlikte.
Artık timsah da tik tak…tik tak diye ses çıkartarak yüzüyormuş.
Bu yüzden timsahın ismi Tik Tak olarak kalmış.
Kaptanın kopan eline bir kanca takılınca, onunda ismi Kaptan Kanca Kol olmuş.
Peter Pan ve çocuklar, Kaptan Kanca Kol’a görünmeden,dikkatlice Peter Pan’ın evine gitmişler.
Kaptan’ın sürekli elindeki dürbünle,gizli ülkeyi izlediğini bildiklerinden, saklana saklana ilerlemişler.
Peter Pan’ın evinde tam üç tane kaybolan çocuk varmış.
Onlarda Kaptan Kanca Kol’un kaçırdığı,ve Peter Pan’ın kurtardığı çocuklarmış.
Hemen Wendy’nin etrafını sarmışlar.
Hoş geldin! Demek ki artık her gün çok güzel yemekler yiyeceğiz.
Kız olduğum için yemekleri benim mi yapmam gerekiyor? Ama!? ama biz. biz.Neyse, neyse.
Allahtan yemek yapmayı seviyorum.
Yaparım tabii! Akşamları da size yatmadan hikaye anlatırım.
Yaşasın!? Oleey! Çocuklar sevinçle Wendy’ye sarılmışlar.
Wendy gerçekten onlara annelik yapmış, güzel güzel yemekler pişirmiş, pastalar yapmış, ve geceleri yatmadan evvel,hikaye anlatmış.
Peter Pan ile çok iyi iki arkadaş olmuşlar.
Birlikte ormanda yürüyüşlere çıkıp, birbirlerini daha iyi tanıyorlarmış.
Fakat Tinker Bell bu ikisinin yakın arkadaşlığından hiç hoşlanmamış.
Peter Pan’ın onu unuttuğunu ve ihmal ettiğini düşünüp,Wendy’den artık sıkılmaya başlamış.
Wendy artık evine geri dönmeli.
Peter Pan benim arkadaşım.
Onu kayıp ormanda bulup gizli ülkemize ben getirdim.
Şimdi artık eskisi gibi benimle değil,Wendy ile vakit geçiriyor.
Bu duruma bir çözüm bulmam lazım! Oysa ki Wendy’nin bunlardan hiç haberi yokmuş.
O sadece gizli ülkede,herkese yardım etmekten başka bir şey düşünmüyormuş.
Bir gün yine Peter Pan ve Wendy,gizli ülkede bir kayanın üzerinde oturmuş sohbet ederken, Kaptan Kanca Kol dürbünüyle onları görmüş.
İşte tam orada! Peter Pan bu! Çabuk,Gemide herkes koşturup, ateş ederek,Peter Pan’ı vurmaya çalışmışlar.
Ayayaya Aaaa! Sizi şapşallar! Agghhhh!! Beni değil, Peter Pan’ı vuracaksınız! Tinker Bell! Sen Wendy’yi güvenli bir yere götür, ben korsanların gemisine gidiyorum.
Bu sefer sonun geldi bay Kanca! Haydi Wendy! Çabuk! Tinker Bell o anda bir plan yaparak,Wendy’yi alıp bulutların üzerine bırakmış.
Hemen aşağıya inip çocukların yanına gitmiş.
Hey çocuklar! Peter Pan bulutların üzerinde büyük bir kuş var, onu vurun dedi.
Çocuklar hemen oklarını çıkarıp, buluta doğru nişan almışlar.
Peter Pan ise geminin güvertesinde,Kaptan Kanca Kol ile uğraşmaktaymış.
Öbür koluna da mı kanca istiyorsun Kaptan? Cesaretin varsa benimle kılıç dövüşü yapmalısın! Seni sahilde bekliyorum.
Eğer korkak değilsen gelirsin! Peter Pan sahile doğru uçmuş ve gemi sahile yanaşmış.
Sonunda iki ezeli düşman kılıç dövüşüne başlamış.
Vuaah Ahh! Biraz sonra Kaptan Kanca Kol,arkasında çok iyi tanıdığı o sesi duymuş.tik tak, tik tak.
Bu sesi duyar duymaz panikle arkasını dönünce,üzerine doğru gelen Tik Tak’ı görmüş.
Kılıcını fırlatıp gemiye nasıl kaçtığını bilememiş.
Annnnnneeeee! Anneeeciiiiim! Hahahahha,ahahhahaaaa,Peter Pan onun haline kahkahalarla gülmüş.
Sonra birden aklına Wendy gelmiş.
Koşup Wendy’nin nasıl olduğunu anlamak için yanına gitmiş.
Bir de ne görsün.
Wendy yerde göğsüne bir ok saplanmış olarak yatıyormuş! Peter Pan çok üzülmüş ve bir o kadar da korkmuş.
Wendy’nin başına gelenlerin onun yüzünden olduğunu düşünüyormuş.
Tinker Bell! Çocuklar! Ne oldu burada? Tinker Bell bulutlarda oturan kuşu vurun dedi.
Sen istemişsin.
Bizde bulutlara nişan aldık.
Meğer o kuş değil, Wendy’miş.
Bütün çocuklar çok üzgünmüş ve hepsi ağlıyormuş.
Tinker Bell bize yalan söyledin! Peter Pan eğilip Wendy’nin göğsündeki oku çekip almış.
Hıııhhh! Ama bu okta hiç kan yok? Meğer Wendy’nin yeleğinin düğmesine çarpan ok, ona hiç saplanmamış.
Peter Pan o anda sadece çarpmanın etkisiyle,korkudan bayılıp, bulutlardan aşağı düştüğünü anlamış.
Wendy!
Wendy!
Haydi uyan! Gözlerini açıp ayağa kalkan Wendy,herkesi çok sevindirmiş.
Herkes neşe ile ona sarılmış.
Birlikte evlerine dönmüşler.
Tinker Bell periler ağacından tüm olan biteni seyrediyormuş.
Yaptığından çok ama çok pişmanmış.
Peter Pan’ın evine gidip herkesten özür dilemiş.
Çok ama çok üzgünüm.
Hepinizden, özellikle Wendy.
Senden özür dilerim.
Beni affedebilecek misin? İkinizin arkadaşlığını kıskandığım için yaptım.
Çok pişmanım.
Ben hayatımı sana borçluyum Tinker.
Senin yerini asla başka biri alamaz.
Daima beraber olacağız, ama bu yaptığın şey çok yanlış,ve bu akşam gidip bunu peri ağacında biraz düşünmeni istiyorum.
Wendy Tinker Bell’i affetmiş.
Fakat Peter Pan öyle dediği için,Tinker Bell periler ağacına geri dönmüş.
Herkes bugün çok yoruldu, haydi çocuklar uyku vakti, tabii önce hikaye! Wendy o gece çocuklara gizli ülkeye giden üç çocuğun hikayesini anlatmış.
Yani kendi hikayelerini.
Kardeşleri artık evlerine dönmek istiyorlarmış.
Anne ve babalarını çok özlemişler.
Wendy kaybolan çocuklara seslenmiş:,Biz artık eve döneceğiz.
Siz de bizimle gelmek ister misiniz? Sizinle gelmek mi? Gerçek evinize mi? Yaşasın.
İnanamıyorum! Bizim de artık bir evimiz olacak! Peter, sende bizimle gelsene.
İstersen sen de bizimle yaşayabilirsin! Olmaz….
Sizler bir gün büyüyüp yaşlanacaksınız.
Oysa ben hep çocuk kalmak istiyorum.
Ertesi gün Tinker Bell hepsine yeniden sihirli toz serpmiş.
Wendy ve çocuklar tam uçarlarken, dürbünüyle onları gören Kaptan Kanca Kol,bu sefer hepsini yakalayıp geminin direğine bağlayarak,esir almış.
Tinker Bell tüm bu olan biteni görüp, Peter Pan’a hemen haber vermiş.
Peter Pan koş…herkesi esir aldılar…kurtar onları! Ne?! Arkadaşlarımız esir mi alındı? Yeter artık Kaptan! Senin sonun geldi! Bu sefer timsah yemi yapacağım seni! Hemen uçarak gemiye inmiş.
Çocuklar Peter’ı görünce sevinç çığlıkları atmışlar.
Peter Pan bu! Yaşasın! Kurtulduk! Kaptan hemen Peter Pan’a kılıcı ile saldırmış.
İkisi yeniden kılıç dövüşüne başlamışlar.
Uzun bir süre dövüşmüşler, tam o sırada Peter Pan, yine TikTak ‘ın sesini duymuş.
Fırsat bu fırsat diyip,güçlü bir kılıç darbesi ile Kaptanı denize atmış.
Kaptan Kanca Kol’un denize düştüğünü gören Tik Tak da,hızlıca Kaptan’a doğru yüzmeye başlamış.
Gemideki adamları da yenildiklerini anlayıp, korkudan denize atlamışlar.
Annnnnneeeee! Anneeeciiiiim! Seni hain Kaptan! Kaç bakalım! Arkadaşlarımı esir almak ne demekmiş gördün! Artık gizli ülkede herkes korsanlardan kurtulmuş.
Üstelik bir de gemileri olmuş.
İlk iş olarak Peter Pan çocukları direkten çözerek kurtarmış.
Bu zaferi gemiyle denizde turlayarak kutlamışlar.
Artık Peter Pan kaptanmış.
Evet, eve gitme vaktimiz geldi,Hepinizi güvenli olarak ben evinize bırakacağım.
Yaşasın…
Yaşasın…
Her şey için çok teşekkür ederim Peter Pan.
Seni hiç unutmayacağım.
Ben de sizleri Wendy.
Lütfen anla beni, ben orada yaşayamam.
Peter Pan aslında Wendy ve çocuklardan ayrı kalacağı için çok üzgünmüş.
Allahtan Tinker Bell hep yanındaymış.
Seni ziyarete gelebilir miyiz Wendy? Tabii ki! Ne zaman isterseniz Tinker! Sarılarak veda etmişler.
Son kez birlikte uçarak evlerine döndüklerinde, ailesi onları sevinçle karşılamış.
Wendy, John, Micheal! Sizleri çok özledik, nerelerdeydiniz? Bu 3 çocukta kim? Onlar kayıp çocuklar anneciğim.
Gizli ülkeden birlikte geldik.
Gizli ülke? Wendy, ailesine başlarından geçen her şeyi anlatmış.
Annesi ve babası çok şaşırmışlar,ama çocuklarına tekrar kavuştukları için de çok mutlu olmuşlar.
Wendy pencereden dışarı bakarken,Peter Pan ve Tinker Bell de artık çok uzaklardaymış.
Öylece gözden kaybolmuşlar.
Wendy hala el sallıyormuş.
Peter Pan…
Bir gün yine buluşacağız seninle!